Abone Ol

Şairler Suresi

Şairler Suresi
Kur’an-ı Kerim’de okuduğumuz surelerden birini Adı Şu’arâ’dır. “Şairler”anlamına gelmektedir. Surenin son ayetlerinde Rabbimiz şöyle buyurur;

“224- Şairlere de azgınlar uyar.

225- Görmedin mi onlar her vadide şaşkın dolaşırlar.

226- Onlar yapmadıklarım söylerler.

227- Ancak iman eden, ameli salih işleyen, Allah'ı çokça zikreden ve kendilerine zulmedildikten sonra galip gelmeye çalışanlar müstesna. Zulmedenlerde yakında nasıl bir devrimle devrileceklerini bilecekler.”

Kâfirlerden bir kısmı Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’den Kur'an ayetlerini dinleyince Efendimize şair demişlerdi. Rabbimiz ise Kur'an'ın şair sözü olmadığını haber verir ve şiirin Allah Rasulü’ne yakışmayacağını bildirir. Çünkü bir kısım şairler vardır ki onların peşinden sapıklar gider. Pislik etrafındaki sinekler gibidirler.

Şair Razi şöyle diyor:

"Sermaye-i şairan tükenmez,

Dünya tükenir yalan tükenmez."

Yapmadıklarını söyleyen her vadide şiir yazan cesuru korkak, korkağı kahraman, ahlaklı insanları ahlaksız, iffetsizleri yıldız yapan bu insanların şiirlerini ezberlemenin kalbe irin doldurmaktan daha tehlikeli olduğunu haber verir Peygamberimiz. Peki, bütün şairler böyle midir? Rabbimiz cevabını veriyor. Hayır. İman edip salih amel işleyen, Allah'ı çokça zikreden, dilini kılıç gibi kullanıp zalimlere karşı duran şairler övülmüştür.

İslam’a göre akord edilmiş gönül tellerine Allah'ı zikreden dil mızrabını vurarak, insanî sözlerin en güzelini terennüm eden şairlerimiz için Peygamberlerimizin teşviki vardır.

Bin dört yüz yıldır korunan, şu anda İstanbul'u şereflendiren Hırka-i Şerif, Efendimiz tarafından Ka'b b. Züheyr'i şereflendirmek için verildi. Buharî’nin Kitab-üt-Teheccüd'de, Ebu Hureyre'den rivayet ettiği bir hadiste Efendimiz, Abdullah b. Ravaha'nın bir şiirini dinledikten sonra "Kardeşiniz boş ve kötü söz söylemez" buyurmuştur. Bu sahabe-i güzin Bedir'den Mute'ye kadar bütün harplerde önce dil kılıcını, sonra eldeki kılıcını kullanarak hizmet etmiş ve Mute'de şehitlik makamına yükselmiştir.

Kâfirlere şiirle cevap veren Hassan b. Sabiti Peygamber Efendimiz teşvik etmiş ve "Rasulüllah’ı korumak için o kâfirlere cevap ver" demiş ve Hassan'ın daha güzel şiir söylemesi için "Allah'ım onu Ruh'ul-Kudüs (Cebrail) ile kuvvetlendir" diye dua etmiştir.

Araplar sevgilinin zülfünün bir teline şa'r derler. İnceliği, zarafeti, güzelliği, asaleti, aşkı temsil eder ve insan şuurunu harekete geçirir.

Sözün şelale gibi akanına, seher yeli gibi serinletenine, volkan gibi yakanına şiir derler.

 

Her iki kelimede şın, ayn, ra harflerinden meydana gelmektedir. Şair kılı kırka yaran sonra bu kırk parçadan bir beyt ören kişidir.

Peygamberimizin şairi Hassan:

"Dilim kusursuz kılınç gibidir,

Denizim bulanmaz kovulanla." der.

Dilimiz zalimlere kılıç gibi olmalı, zalimleri devirmeli, ama mazlumlara merhem gelmeli. Efendimizin bir hadisini çağımızın Hassan'ı Mehmet Akif Ersoy merhum şöyle ifade ediyor.

"Bir adam dursa da bir zalim imamın yüzüne

Adli emretse, bu zalimde onun hak sözüne

İnkiyad eyleyecek yerde tutup kıysa ona

O mücahid yazılır taa şühedanın başına

Hamzadan sonra gelen en şanlı şehid odur

Hak için can verenin elbet payesi budur."

 

YAZAR HAKKINDA
Mahmut Toptaş
Mahmut Toptaş
YORUMLAR
İçeriğe ait yorum bulunmamaktadır.
YORUM YAPIN