Abone Ol

Anadolu Kadını

Anadolu Kadını

Fatma Gülşen Koçak 

 

Anadolu cefanın ve vefanın yurdudur. Yüzyıllarca nice medeniyete ev sahipliği yapmanın olgunluğu dinginliği vardır üstünde. Kadim kültürlerin asırlık geleneklerin buluştuğu insanların biriyle sevgide saygıda kaynaştığı Anadolu’yu kadınlarımız çileleriyle sevinçleriyle kilim gibi dokumuştur. Anadolu kadınları anne merhametinin zirvesine hangi renk hangi ırk olursa olsun herkese göstermiş yeryüzünde iyiliğin hoşgörünün sembolü olmuşlardır. Ana dolu kahraman anaların dolu olduğu memlekettir. O analar ki vatan büyütürler yüreklerinde .  

Şefkatleri doğuya da batıya da yeter. Geçmişten getirdikleri ferasetli bakışları geleceğe ışık saçar. Ağır imtihanlardan sabırla çıkarlar. Yokluklarda tekeden süt çıkarıp helalinden dağıtırlar evlatlarına. Yokluğu tevekkülle varlığı şükürle karşılarlar. Her hallerinde mutmain her hareketlerin rıza vardır. Allahın rızasını umdukları için küçük hesaplarla oyalanmazlar. Ağızları dualı alınları secdelidir. Allah aşkı bağırlarında bir meşale gibi sürekli yanar. Zikir neşvesi okunur yüzlerinden. Örtüleriyle insanlığın acılarını örterler. Sarılıp mazluma dertlerine ortak olup azaltırlar acılarını. Paylaşmak esaslı bir hayat anlayışları vardır.  

Eşle dostla kardeşle komşuyla acılar da mutluluklar da sofrada yemek de tarla da emek de paylaşırlar. Bölüşürsek tok oluruz bölünürsek yok oluruz düsturunun mimarıdır onlar. Bölüşmeyi insanlık anayasanın birinci maddesine koyarlar. Onlar için kıtlık sofrada aşın harmanda buğdayın dolapta unun bitmesi değil yürekte sevginin bitmesi demektir. O sebeple yunuslayın kucaklayıp herkesi sevelim sevilelim dünya kimseye kalmaz derler.  

Fani olanın farkında oldukları için baki olanın sırrını keşfe çıkarlar. Adları yoktur Çünkü benliklerden sıyrılıp bizliğe yol almışlardır. Senlik benlik kavgalarından uzak durup bizlik limanına yanaştırırlar feraset vapurlarını. Acılarını içeride yaşarlar. Dile vurdukları zaman şikayet olarak algılanacağı korkusuyla acı daima içeridedir. O sebeple için olgunlaşmasını erken yaşlarda yaşarlar.  

Acıyı bal eylemenin ne demek olduğunu dünyada en iyi Anadolu kadınları bilir. Acı yazılmış tır alınlarına çünkü. Yüzlerindeki çizgiyi keder örmüştür tek tekYemene gidip dönmeyen eşlerin Çanakkaleye gidip gelmeyen nişanlıların seferden sefere koşmaktan köyüne gelemeyen yiğitlerin özlemi de hüznü de onların içindedir. Dağ gibi yürekleri dağlansa da başkalarına karalar bağlansa da imanın verdiği aydınlık bakıştan ayrılmazlar. Çünkü bilirler ki asıl kavuşmak öte vatandır. Sevenler buluşur. Cennet yurdunda madem daim kavuşma vardır üzülmek beyhudedir. Teslimiyetleri yiğitçe niyetleri mümincedir.  

Edep üzerlerindeki en rengi süstür onların. Edep bir tac imiş Nur-uHüda'danGiy ol tacı, emin ol her beladan sözünü söyleyen değil levha yapıp asanlardan değil bizzat hayatlarının her alanında yaşayanlardır onlar. Gözlerinde göz izi olmama için titreyen kalplerinde Hakkın korkusunun verdiği asil terbiye kuşatır onları. Haramın gölgesinden bile uzak durular. Helalin nimetlerinde özgürce yaşamanın arzusu onlara yeter. Modern insanın aklının almayacağı kadar sınırların arasında özgürdürler. Çünkü helalin belirlenmiş sınırlarını haramın sonsuz sınırsız alanından daha geniştir. Seslerini yükseltmezler pazarda çarşıda kahkaha nedir bilmezler.  Eşlerine sadık evlatlarına bağlıdırlar. İyi günde değil sadece kötü günde de bir olmaya akitleşmiş olmanın gereğini daima akıllarında mıh gibi tutarlar çıtkırıldım değildirler.  

Kaya gibi kararlı dağlar gibi azimlidirler. Yuva ne demektir ev ne demektir ailene demektir onlardan sorulur. Kutsalı olmayan dünyanın ortasına da kutsal bir emanet gibi dimdik durular. Hayâyı üzerlerinde altın madalya gibi taşırlar. Mal biriktirmeye değil gönüllerini zenginleştirmeye taliptirler o yüzden en sık ettikleri dua şöyledir. “Allah’ım! Lütfundan bize rızık ver, bizi rızkından mahrum etme, bize verdiğin rızıkları bizim için bereketli yap, katında bulunan nimetlere rağbetimizi arttır ve bizi gönül zengini eyle. 

Anadolu kadınları yok edilmeye çalışılan ahlak edep anlayışını korumak geleceğe taşımak noktasında da tavizsizdir. Sohbetle beslenip mevlitle Yasin ile zenginleşirler. Salâvatlar dilinde dualar dudaklarında Rablerine sürekli yöneliştedirler. Yönelmenin küçük bir adımdan ibaret olmayıp bütün vücutlarıyla dönmek olduğunun şuurundadırlar. Efendimiz nasıl yaşamışsa öyle yaşamayı o nasıl gülmüşse öyle gülmeyi o nasıl vermişse öyle vermeyi düstur edinmişlerdir.  

Anadolu kadının en iyi anlatacak kavaram maneviyattır. Maneviyatı bu denli diri yaşayan dirilişe sevdalı başka kimse zor bulunur. Seher medeniyetinin ne demek olduğunu en güzel Anadolu kadını bilmektedir. Gün doğmadan açılan kapıdan girecek bereketin peşindedirler. Üzerine güneş doğurmamış aydınlık savaşçıdır onlar. Namaza göredir hayatlarının planı. Sabah Öğle ikindi akşam ve yatsı. Büyülü sözcüklerdir onlarda. Bir yere gidilecekse plan namaza göre ayarlanır bir yerden dönülecek namaz vakti belirleyicidir. Anadolu kadını inanç timsalidir. Teheccüde kalkmanın edebini bile onlarda görüsünüz. Hane halkının bile duyamayacağı seslikte kalkıp Hakka secdeye durmanın inceliğinin sanatını onlar kurmuştur. Her biri sanatçı titizliği içinde ciddiye aldıkları ömür emanetini hakkını vererek yaşarlar. Hayatlarının her karesinde hak vardır. Bazen halkla olsalar bile daim hakladırlar. Tesbihleri elinden düşmez. Lafzayı celal yumuşattığı kalplerinde kimseye kin birikmez. Allah dostlarına dost Allah düşmanlarına düşmandırlar.  

Romanların anlatamayacağı kadar doludur hayatları. Türkülerde görünürler bazen yanık türkülerin kahramanı olurlar. Bazen söyleyendirler ama hep yaşayanlardır. O Türkülerde neler yoktur ki. Uçsuz bucaksız hasretler mi yok. Anlayanın ağlamaktan geri kalamayacağı acılar mı yok. Anadolu kadının en iyi anlatan türkülerimizdir. Yavuz Bülent Bakiler bir şiirinde bu fotoğrafı şöyle tasvir eder: 

Anam türkü söylerdi bana masal yerine  

Hüzünlü boynu bükük hep azeri türküler  

Yüzüme bakamazdı acısını anlardım  

Rüzgarlarla savruluryağmurlarla yağardım  

Ya yer yatağında ya serin sofalarda  

Anamı dinlerken ağlardım.. 

 

Türkü denilince ilk akla gelen kıymetli isimlerden Usta sanatçı Neşet Ertaş’a sorarlar; kadın kimdir diye: Kadınlar insandır, biz insanoğlu der. 

Anadolu kadını Şair değildirler belki ama şiirdirler. Anadolu kadınını belki en iyi şairler anlatır: Erdem Bayazıt onlardan birdir. Bakın ne diyor: 

Kadınlar bilirim ülkeme ait 

Yürekleri Akdeniz gibi geniş, soluğu Afrika gibi sıcak 

Göğüsleri Çukurova gibi münbit 

Dağ gibi otururlar evlerinde  

Limanlar gemileri nasıl beklerse  

Öyle beklerler erkeklerini 

Yaslandın mı çınar gibidir onlar sardın mı umut gibi. 

Anadolu kadınının üstün meziyetlerini anlatınca dünde kalmış bir efsane gibi anlaşılması bizi üzer. Çünkü Anadolu kadının bütün güzelliğiyle hala aramızdalar. Bu çağda da ahlakıyla edebiyle topluma önderlik etmeye devam etmektedir. Emekçi kadınlar konuşulurken onlardan bahsedilmez. Fabrikada aranır emekçi kadın. Oysa evladını vatanına milletine faydalı olsun diye helal sütüyle besleyen gecesini gündüzüne katan annenin emeğinin üstüne emek mi vardır. Ondandır ki Anadolu kadını aynı zamanda emekçidir. Sevginin emek olduğunu en iyi onlar bilirler. Sevdiklerine hep emek verirler eşlerine çocuklarına memleketlerine onların verdiği emek tartışılmazdır. 

Hülasa Anadolu kadını Anadoluyu Anadolu yapan değerleri büyüten yeşertendir. Toprak parçasının nasıl vatan olduğunun sırrı Anadolu kadının irfanında izanında saklıdır. Anadolu medeniyeti asırlardır anaların mübarek omuzlarında yükseldiği için mübarek analarla dolu olduğu vurgulanmış Anadolu olmuştur.  

Bu dünde aynısıdır. Bugünde aynıdır. Yarında aynı olacaktır. Bu toprakların bize kutlu bir miras gibi bıraktığı değerler şekil değiştirse de format değişikliğine uğrasa da kıyamete kadar yaşayacak ve kalacaktır. Mayası sağlam olan milletlerin ümitsizliğe hakkı yoktur. Elleri nasırlanmış yüreği sevdayla taşmış ağzı dualı mübarek Anadolu kadınlarının anlamak Anadoluyu anlamak demektir. Anlayana ne mutlu 

YAZAR HAKKINDA
Fatma Gülşen Koçak
Fatma Gülşen Koçak
YORUMLAR
İçeriğe ait yorum bulunmamaktadır.
YORUM YAPIN