Abone Ol

Sosyal Medya ve Ahlâk

Sosyal Medya ve Ahlâk

                                                                                                   Fatih Yılmaz

Sosyal medya, medyanın etkileşime açık olan kısmına verilen isimdir. İnsanlar birbirleriyle iletişim halinde oldukları ve aynı alanı paylaştıkları için adına sosyal medya denilmiştir. Sosyal olan aynı zamanda toplu halde, etkileşim halinde olan demektir. Sosyallik, toplum olmanın, toplu halde yaşamanın ve toplu yaşamın kurallarının olduğu bir dünya anlamına gelir. Bir insan hangi alışkanlığa sahip olursa olsun eğer bir toplum içerisinde yaşıyorsa bireysellikten bahsedemez. Her insanın kendine ait hak ve özgürlükleri vardır ama sosyal alanlarda bir başkasının haklarının başladığı yer sınır olarak belirlenmiştir. Post modern dünyanın individüalizm (bireycilik) sorunu belki de tam da bu noktadan ele alınmalıdır. Yani kitleler halinde yaşamın içerisinde oluşan yalnızlık, bu yalnızlığı oluşturan sebepler ve ortaya çıkan sonuçlar araştırılmalıdır.

     Bireysellik sorununu dile getirmemizin sebebi ahlâkî vurgu üzerindeki etkisinden kaynaklanmaktadır zira ahlâk bireysel değil toplumsal bir konudur. Ahlâk konusunu toplumsal bir rasyonalite üzerine oturtmadığımız takdirde günümüz problemlerinin içerisinden çıkmamız mümkün gözükmemektedir. Ortak ahlâkî değerleri, ortak iyiyi ve güzeli belirlemek birçok tartışmanın önüne geçmeye yeterli olacaktır. Dilerseniz kısaca ahlâk tanımı ile konumuza devam edelim.

     Ahlâk, insanın iyi, güzel, doğru davranışlarda bulunması, kötü, çirkin ve yanlış davranışlardan uzak durması anlamına gelir. İyi huylu olmak, güzel davranışlarda bulunmak, sadece insana dair değil tüm canlıları ilgilendiren her türlü konuda ortak iyiyi hayatın merkezine alabilmektir. İyi bir birey olmak aynı zamanda gerek sosyal gerek siyasal ya da iktisadi hayatta sahip olunan tüm davranışların üzerinde etkisinin görülebilmesi anlamına gelir. Yani bir öğretmen, doktor, mühendis, iş adamı ya da milletvekili ancak ahlâk sahibi ise insanlığa faydalı işler yapabilir. Öğretmenin öğrencilerine arzu edilen eğitimi vermemesi, doktorun organ mafyasının bir parçası haline gelmesi, devlet memurunun rüşvet yemesi, bir iş adamının daha fazla kazanma uğruna işini düzgün yapmaması ya da eksik iş yapması gibi örneklerin tamamı ahlâksızlığa birer örnek olarak gösterilebilir. Ahlâk, toplumun önemli bir kesiminde hâkim olan algının aksine, asla sadece cinsel konuları içeren sığ bir alanın konusu değildir.

     Şimdi gelelim ahlâk konusunun sosyal medya kullanımındaki durumuna. Yazımızın başında ahlâkın bireysel değil toplumsal bir konu olduğunu dile getirmiştik. Sosyal medya kanallarının diğer bir ifade ile sanal dünyanın bugün gerçek dünyadan çok daha fazla kişi ile daha hızlı bir iletişime imkân sağladığını bilmemiz gerekiyor. Diğer bir dikkat edilmesi gereken konu ise sanal âlemde tanımadığımız kişilerin bizi takip edebilme, paylaşımlarımızı görebilme, onları özel bilgisayarlarına indirebilme, yorum yapabilme, yine paylaştığımız fotoğraf ya da videoları başkaları ile de paylaşabilme imkânına sahip olmalarıdır. Yüz yüze iletişimin olmaması sanal iletişimi toplumsal gerçeklikten ayırmaz. Dolayısıyla sanal âlemde belki de gerçeğinden daha hassas davranılması gerekmektedir. Bu bize gerçek hayatta ahlâkî açıdan dikkat ettiğimiz konuların tamamına sanal âlemde de dikkat etmemiz gerektiğini hatırlatmalıdır.

     Mesela, gerçek hayatta evimizin içinde tanımadığımız insanlara göstermek istemediğimiz ne varsa bunu sosyal medya hesaplarımızda da paylaşmamalıyız. Dışarıda evine ekmek almakta zorlanan, çöp kutularından, pazar alanlarındaki artıklardan evlerine yiyecek bulmaya çalışan insanlar varken, lüks restoranlardan, piknik alanlarındaki mangallardan fotoğraflar paylaşmak doğru olmaz. Kaynağını ve doğruluğunu bilmediğimiz haberleri kendi düşüncemize uygun olsa da, hoşumuza gitse de paylaşmadan önce araştırmalıyız. İnsanları birbirine düşürecek, toplumsal kutuplaşmayı körükleyecek, fitneye ve kargaşaya sebep olacak her türlü paylaşımdan uzak durmalıyız. Hangi paylaşım olursa olsun, paylaş butonuna tıklamadan önce mutlaka bir defa daha gözden geçirmeliyiz.

     Bugün sosyal medya kanalları üzerinden ya da internet siteleri üzerinden alış veriş yapabilme imkânları gelişmiş durumda. Ticaret hangi alanda olursa olsun ticarettir. Sanal dünya üzerinden yapılan ticarette de ahlâk kuralları dikkate alınmalı. İnsanları aldatma, haksız kazanç elde etme, satılan ürüne ait olmayan fotoğraflar ile insanları aldatma ya da satılan malın özrünü belirtmeme, yalan yanlış bilgiler vererek satış yapmak da aynı şekilde insanî ve ahlâkî kuralların konusuna girmektedir. Aynı şekilde popülist kaygılarla sanal âlemde içerik üretmek, sadece insanların ilgisini çekmek, daha fazla beğeni ve paylaşım almak adına her türlü uydurma haber ya da buna benzer paylaşımlar yapmak ahlâkî değerlere ters bir tutumdur.

     Son yıllarda kullanılan en popüler sosyal medya kanallarından biri de Whatsapp’tır. Whatsapp gruplarında sürdürülen iletişimin, ki bu gruplar genellikle arkadaş, eş, dost, akraba, mezun, dernek, vakıf, parti grupları olarak kurulmaktadır, ciddi tartışmalar, karşılıklı atışmalar ve gruptan ayrılmalar ile neticelendiği görülmektedir. Burada da yüz yüze iletişim olmaması, yazılı olanın aynı zamanda yanlış anlaşılmaya müsait olması problemlerin çıkış noktasını oluşturmaktadır. Ahlâkî açıdan ise tahammülsüzlük, fevri çıkışlar, kırıcı cümleler, gereksiz hakaretler Whatsapp kanalının sunduğu iletişim imkânının bir probleme dönüşmesine sebep olmaktadır.  

     Örnekler daha da artırılabilir fakat özet olarak şunun bilinmesi gerekir. Bir tutum ve davranışın ahlâkî olup olmamasının sanal ya da gerçek hayatla bir alakası yoktur. Asıl olan her alanda ahlâk kurallarına uygun davranışlarda bulunmaktır. Sağduyulu hareket etmek, iyimser davranmak, sabırlı olmak, bilgiye dayalı konuşmak, ithamlardan kaçınmak karşılaştığımız birçok sorunun daha başlamadan önüne geçilmesine vesile olacaktır. İşte bu açıdan baktığımızda ahlâk sevgidir, hoşgörüdür, başkalarının iyiliğini düşünmek, kendi çıkarlarımızı kardeşlerimiz için feda edebilmektir. Ahlâk gönül insanı olabilmek, güzeli görmek, kötü olanı engellemek için çaba sarf etmektir. Ahlâk aslında insan olabilmek, insanî davranmak, insan kalabilmektir.

YAZAR HAKKINDA
Fatih Yılmaz
Fatih Yılmaz
YORUMLAR
İçeriğe ait yorum bulunmamaktadır.
YORUM YAPIN