Abone Ol

Gelecekten Geriye Doğru Çalışmak!

Gelecekten Geriye Doğru Çalışmak!

İdealler terk edildiğinde kişinin çalışması, bilgisi, birikimi, kararlılığı, nezaketi, çalışma üslubu ve renkli kişiliğinin hiçbir şey ifade etmeyeceği açıktır. Bunun için, azmi hiç elden bırakmadan çalışmak için idealler asla terk edilmemelidir. Bu açıdan yapılacak çalışmanın, sadece bir tutku ya da talep olmaktan çıkarılıp, sorumluluk hassasiyeti kazanmasına yönelik adımların atıldığı, modellerin oluşturulduğu tüzel çalışmalara imza atmalıyız. Tüzel çalışma, inancın düşünceye, düşüncenin söyleme, söylemin eyleme bilinçli bir şekilde yansımasını temin ettiği için diğer çalışmalardan ayrılır.

İnsan, potansiyeliyle, insanlık için anlamlı bir katma değer oluşturmayı düşündüğünde tüzel çalışmanın önemini idrak edebilir. Kendisine emek verenleri ümitlendirenler, yeni emekleri tetikleyecek ve yeni ümitleri besleyerek, “kum tanesiyim ama çölün derdini taşıyorum” anlayışına sahip olanlar, yapacağı tüzel çalışmalarla nice çölleri yeşillendireceklerdir. Potansiyeli görerek yolunu daha çabuk bulacak, yeni işbirliği imkânlarının artmasına yol açarak yeni öncülüklerin müjdecisi olacaktır.

Bu müjde, yönetmenin “hâkim olmak” değil, “değerlendirmek” olduğu sırrına ulaşanların nasibidir. İnsanların, yönetimle ilgili bakış açısını belirleyen iki unsur olan “hâkim olmak ve değerlendirmek” yapılan çalışmalarla yeniden yüzleşmeyi sağlaması açısından büyük önem taşımaktadır. Günümüz insanı, yönetimi “hâkim olmakla” ilişkilendirmekte, bu yüzden gücü üstün tutan ve gemisini yüzdüren kaptan mantığıyla hareket etmektedir. Hâlbuki fayda sağlayan yönetim; bir “değerlendirme”dir çünkü değerlendirmek isteyen hâkim olmaya çalışmaz, görevini yapmaya çabalar.

Yönetim farkı, aslında ideallerin farklılığıdır, yolları ayıran da ideallerin ayrılmasıdır. İdeallerin ayrılmasının, sahip olunan inancın, inandığı gibi yaşamaktan, yaşadığı gibi inanmaya sürüklenmesiyle gerçekleştiği açıktır. İdeallerin terkedilmesine sürükleyen bu süreç, kötünün iyisini tercihle başlar ve bu tercih, hayatı sorgulamayı bıraktırarak sadece günü kurtarmayı öne çıkarır. Sadece günü kurtarmak isteyen zamanla kötülüğü yok etme düşüncesini unutur, zararı engelleme cesaretini de kaybeder. Geriye sadece göstermelik faydalar ve çabalar kalır ve bu çabalar ise, hiçbir zaman öncelikli bir hamle değildir.

Gücü üstün tutanların kurbanı olmaya mahkûmiyete sürükleyen bu oyun, “sevdiklerinizden vermedikçe iyiliğe erişilemeyeceğini” bilmekle bozulabilir. Ve her gün yeniden doğan güneşe göre hazırlıklarını yapmaya başlayacak yeni öncülere ihtiyaç duyar! Beklediğimiz hayatla, bizi bekleyen hayat arasındaki makas sürekli açılıyorsa, senden beklenen öncülüğü sen de kendinden bekle! Aşkla, azimle ve gelecekten geriye doğru çalışarak…

YAZAR HAKKINDA
İbrahim Veli
İbrahim Veli
YORUMLAR
İçeriğe ait yorum bulunmamaktadır.
YORUM YAPIN